Sağlık Bakanlığı’nın karışmasına neden olan e-nabız uygulamasının fikri mülkiyet haklarına ait dava nedeniyle yaşanan kriz, Ankara’da açılan yeni bir dava ile sonuçlandı. Sıhhat Bakan Yardımcısı Şuayip Birinci’nin talimatıyla, Tiga isimli firma hakkında toplumsal medyadan paylaşım yapan danışmanı U.E ile öteki Sıhhat Bakan yardımcısı Sabahattin Aydın’ın eşi tarafından kurulan Bilbest firmasının şimdiki sahipleri hakkında “ihaleye fesat ve rüşvet” teziyle kabahat duyurusunda bulunuldu. Başlatılan soruşturma kapsamında Birinci’nin danışmanlarının da ortalarında bulunduğu proje uyum grubundaki 4 isim gözaltına alınıp sorgulandı. Soruşturma sonunda savcılık, Birinci’nin danışmanlarının yanı sıra, Sabahattin Aydın’ın oğlunun paylarını devrettiği Bilbest’in sahibi Mehmet Zahid Ercan’ın da ortalarında bulunduğu 6 kişi hakkında dava açtı.
Danışmanlar nasıl sanık oldu?
e-Nabız’ın fikri mülkiyet hakları nedeniyle İki şirket ve Sıhhat Bakanlığı’nı karşı karşıya getiren hukuk davasının yarattığı kriz, Birinci’nin danışmanları ile Bilbest aleyhinde ceza davası açılmasıyla yeni bir boyut kazandı. Bilbest’in, Temmuz 2022’de e-Nabız’ın fikri mülkiyetine ait açtığı hukuk davası devam ederken, Birinci’nin danışmanlık hizmeti aldığı U.E, toplumsal medya hesabından Tiga’ya yönelik bir paylaşımda bulundu. Argümana nazaran, paylaşım üzerine U.E’yi arayan Birinci, bu bireye ulaşamayınca başka danışmanını aradı. Birinci, danışmandan, U.E’ye ulaşmasını talep ederek, “paylaşımın kaldırılmasını, aksi halde kendileri için âlâ olmayacağını” söyledi. İlerleyen saatlerde danışman U.E attığı twiti silse de kendisi üzere danışmanlık hizmeti veren ve proje grubunda yer alan 3 bireyle birlikte işinden ayrılmak zorunda kaldı.
Bakanlık’tan AB ihalesine fesat iddiası
Ancak atılan bu twitle başlayan gerginliğin sonunda Bakan Yardımcısı Birinci, Sıhhat Bakanlığı’nın avukatları aracılığıyla danışman U.E’nin de ortalarında bulunduğu 4 kişi ile Bilbest firmasının yetkilileri hakkında “ihaleye fesat ve rüşvet” teziyle hata duyurusunda bulundu. Danışman U.E, Avrupa Birliği uyumunda yürütülen “HS Monitör” ihalesine fesat karıştırmak ve rüşvet almak ile suçlandı.
“Danışmanlık verdiği firma ihaleyi kazandı” iddiası
Suç duyurusu dilekçesinde, Birinci’nin Bakanlık bünyesinde Milletlerarası Projeler İdare Koordinatörü olarak misyon yapan danışmanı U.E’nin, kamu vazifesi yaptığı periyotta Bilbest firmasından danışmanlık ismi altında yüklü ölçüde ve tertipli aralıklarla ödemeler aldığı öne sürüldü. U.E’nin, Bakanlık çalışanlarından temin ettiği dokümanları kullanarak dış kurum ve kuruluşlarla ticari iş yaptığı sav edilen dilekçede, “Komisyon Lideri olarak misyon yaptığı bir projede (HS Monitör) ihaleyi danışmanlık verdiği Bilbest firmasının kazandığı, şüphelilerin Bilbest başta olmak üzere Bakanlıktan zımnî olarak kamu vazifelisi olmaları sebebiyle temin ettikleri bilgileri kullanarak çeşitli kurum ve kuruluşlara danışmanlık hizmeti sundukları, Bakanlıktan kapalı olarak Bilbest isimli firma ile ticari bağda bulundukları” ileri sürüldü.
Danışmanlara gözaltı
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, cürüm duyurusu üzerine soruşturma başlattı. Soruşturma kapsamında savcılık, danışman ve Bilbest isimli firma ile öteki şüpheliler ortasındaki para hareketlerini inceledi. Yapılan incelemede Bilbest firmasının, danışmana 5 yıl içinde toplamda 142 bin lira gönderdiği belirlendi. Kelam konusu hesap hareketlerinde danışmanlar ortasında para trafiğine de rastlandı. Bunun üzerine Birinci’nin şikayet ettiği 4 danışman gözaltına alındı.
“Bilbest ikinci fazda elendi”
Danışman U.E, emniyetteki sözünde, “kendisini Bilbest ile tanıştıran kişinin Şuayip Birinci olduğunu” öne sürdü. Danışman, HS Monitör ihalesinden 11 ay evvel bir eğitim portalının kurulması için 4 ay müddet ile Bilbest’e danışmanlık verdiğini, firma ile olan bağından, Bakanlık harici yaptığı işlerden ve firma ile bağlantısını kesmesinden Birinci’nin haberi olduğunu” anlattı. Kendisinin memur olmadığını, Sıhhat Bakanlığı’na şirketi üzerinden danışmanlık hizmeti verdiğini ve Bakanlıkla olan kontratta dışarıya iş yapmasını engelleyici bir karar de bulunmadığını anlatan danışman, şunları söyledi: “HS Monitor ihalesi, bir AB projesi olup Sıhhat Bakanlığı tek başına ihale karar mercii değildir. İhale karar mercii, toplam 5 ülkenin oluşturduğu, Avrupa Birliği Komisyonu’nun da şahsen süreci takip ettiği bir model ile karar verilir. Münasebetiyle rastgele bir kişinin ihaleye fesat karıştırma ihtimali olamaz. Hakikaten bu ihalede Bilbest firması haricinde çeşitli ülkelerden 6 farklı firma ihaleyi kazananlar ortasında yer almıştır. Görüleceği üzere Bilbest firması bu ihalenin 2. fazında elenmiştir”
“Twit kaldırılmazsa âlâ olmaz”
İfadelerinin akabinde dört danışman yurtdışına çıkış yasağı ile hür kaldı. İtiraz üzerine danışmanlar hakkında mesken mahpusu kararı verildi. Yürütülen soruşturma sonunda savcılık danışman U.E ve ortasında para trafiği olan 2 eski danışman ile Bilbest firmasının sahipleri hakkında iddianame düzenledi. İddianamede, sözüne yer verilen eski danışmanlardan biri, sürecin başlamasına neden olan twite ait olarak, “Bakan Yardımcısı Şuayıp Birinci tarafından arandım. Birinci, öbür danışmanı U.E’nin toplumsal medyada yapmış olduğu paylaşımı kaldırması için kendisiyle görüşmemi istedi. Bu paylaşımı kaldırmadığı taktirde U.E için âlâ olmayacağını söyledi” dedi.
İlk duruşma Mayıs’ta
İddianamede, Bakan yardımcısı Sabahattin Aydın’ın oğlunun Bilbest’teki paylarını devrettiği Mehmet Zahid Ercan da sanık olarak yer aldı. Öte yandan rüşvetle suçlanan danışmanlardan biri, 6 Şubat’taki sarsıntı sırasında hayatını kaybetti. Bu nedenle savcılık bu kişi tarafından takipsizlik kararı verdi. Ankara Başsavcılığının hazırladığı iddianame, ağır ceza mahkemesince kabul edildi. Davanın birinci duruşması Mayıs ayında görülecek.
|
Feyzioğlu’nun kızı Bakanlık’ta avukatmış İddianamede, Sıhhat Bakanlığı avukatlarının, danışmanlar aleyhine verdiği beyanlar da enteresan bir ayrıntısı ortaya çıkardı. KKTC’ye büyükelçi olarak atanan eski TBB Lideri Metin Feyzioğlu’nun kızı Begüm Feyzioğlu’nun Sıhhat Bakanlığı’nda “Sağlık Bilişimi Hukuku Danışmanı” olarak misyon yaptığı anlaşıldı. İddianamede “bilgi sahibi” sıfatıyla beyanına yer verilen Begüm Feyzioğlu, Bilbest’in kendi web sitesinde e-nabızın kendilerine ilişkin olduğuna dair bir açıklama yayımladığını öğrendiklerini, Bakan Yardımcısı Sayın Şuayip Birinci’nin talimatı ile Bilbest yetkilisi N.G’yi aradığını ve yazıyı kaldırmalarını istediğini lakin talebin karşılanmadığını söyledi. Feyzioğlu, şöyle devam etti: “Daha sonra Sayın Bakan Yardımcısının danışmanı U.E beni ve tıpkı ünitede çalıştığım meslektaşım C.S’yi yanına çağırdı. E-Nabız’ın fikri mülkiyet hakkının Bakanlığa mı Bilbest’e mi ilişkin olduğunu sorguladı. Bu hususta çalışma yapmamızı ve kendisine raporlamamızı istedi. Bunun Bakan yardımcısının talimatı olduğunu söyledi. Kapsamlı bir çalışma yaptık, Bilbest tarafından Bakanlığa açılması mümkün bir davada hangi savunmaların yapılabileceğini tartıştık. Rapora döktük ve e-posta ile kendisine sunduk. Raporu sunduktan sonra Şuayip Bey’e bu mevzuda U.E ile çalıştığımızın bilgisini arz ettim. Şuayip Beyefendi kendisinin bu türlü bir talimatı olmadığını söyledi ve şaşırdı. Temmuz 2022 tarihinde Bilbest Bakanlığımıza e-Nabızın fikri mülkiyet haklarının kendisinde olduğunu argüman eden bir dava açtı. Biz o tarihte Bakanlığın mümkün bir davaya yapacağı hazırlık için bir çalışma maksadıyla bu bilgileri istediğini düşünmüştük. Bu fikir ile Bakan yardımcımızın talimatının olduğu zannıyla bilgi notunu hazırladık. Bu bilgilerin 3. Yetkisiz bireylere yada davanın karşı taraflarına verilmesi durumunda Bakanlık yargılama sürecinde sıkıntı durumda kalabilir ve karşı taraf savunmasını, Bakanlığın izleyeceği dava metodunu evvelce bildiği için buna nazaran hazırlayabilir” |
Bir yanıt bırakın